ÖZET : Feshin geçersizliği ve işe iade davasının alt ve asıl işverene birlikte açılması halinde, davacı işçinin alt işveren işçisi olması ve iş sözleşmesi alt işveren tarafından feshedilmesi sebebiyle feshin geçersizliği ve işe iade yükümlülüğü alt işverenindir. Asıl işverenin iş ilişkisinde sözleşmenin taraf sıfat bulunmadığından, asıl işverenin işe iade yönünde bir yükümlülüğünden sözedilemez. Asıl işverenin, işe iade kararı sonrası işçinin işe başlamak için başvurması ve alt işverenin işe almamasından kaynaklanan işe başlatmama tazminatı ile dört aya kadar boşta geçen süre ücretinden ise kanun gereği alt işverenle birlikte sorumluluğu vardır.
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına alınmıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi B.Kar tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davalı asıl işveren olan Üniversiteye ait Hastane işyerinde diğer davalı alt işveren şirket işçisi olarak çalıştığını, işyerinde 2003 yılında işçilerin sendika üyesi olduğunu, davalıların bu örgütlenme üzerine 2003, 2004 ve 2005 yıllarında işçilerin iş sözleşmelerini feshettiğini, en son sendika ile şirket yetkilileri arasında TİS görüşmeleri başladığını, bu görüşme sürecinde davacının da aralarında bulunduğu 213 işçinin asılsız isnatlarla iş sözleşmelerinin feshedildiğini, feshin sendikal nedene dayandığını belirten davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine, işe başlatmama tazminatının sendikal nedenden dolayı 2821 sayılı Sendikalar Kanunu’nun 31. maddesi uyarınca belirlenmesini talep etmiştir.
Mahkemece emsal davalarda verilen bozma kararı gereğince yapılan yargılama sonunda, davacının işyerinde 06.06.2006 tarihinde üniversite içinde davalılarca yasa dışı eylem olarak nitelendirilen işi bırakma eylemine katılıp katılmadığı hakkında delil sunulamadığı, işi bıraktığının ispat edilemediği, feshin haklı ve geçerli nedene dayanmadığı, TİS imzalanması aşamasında bu görüşmelerin ağır ilerlemesi, işçilerin pazarlık gücü kapsamında sözleşmeye aykırı olmayan davranışlarının sonucu feshin sendikal neden kabul edilemeyeceği gerekçesi ile feshin geçersizliğine, davacının işe iadesine, işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücretinden sorumluluğa karar verilmiştir.
Karar davacı vekili tarafından fesihte sendikal neden olduğu, davalılar vekilleri tarafından ise reddi gerektiği gerekçesi ile temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine göre, davalılar arasında hastane temizlik işinin ihale sonucu sözleşme konusu edildiği, davalılar arasındaki sözleşmesinin muvazaalı olduğunun ileri sürülmediği, muvazaa olduğu yönünde de mahkemece bir saptamanın yapılmadığı, dolayısı ile 4857 sayılı İş Kanunu’nun 2/6 maddesi davalılar arasında asıl alt işveren ilişkisi olduğu anlaşılmaktadır.
4857 sayılı İş Kanununun 2/6 son cümlesi uyarınca asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerden alt işverenle birlikte sorumludur. Feshin geçersizliği ve işe iade davasının alt ve asıl işveren ilişkisinde, her iki işverene birlikte açılması halinde, davacı işçi alt işveren işçisi olup, iş sözleşmesi alt işveren tarafından feshedildiğinden, feshin geçersizliği ve işe iade yükümlülüğü alt işverenindir. Asıl işverenin iş ilişkisinde sözleşmenin taraf sıfat bulunmadığından, asıl işverenin işe iade yönünde bir yükümlülüğünden sözedilemez. Asıl işverenin işe iade kararı sonrası işçinin işe başlamak için başvurması ve alt işverenin işe almamasından kaynaklanan işe başlatmama tazminatı ile dört aya kadar boşta geçen süre ücretinden yukarda belirtilen hüküm nedeni ile alt işverenle birlikte sorumluluğu vardır.
Davacının davalı Üniversite içinde eyleme katılıp işi bıraktığı somut delillerle kanıtlanmadığından feshin geçersizliğine karar verilmesi yerindedir. Ancak davalılar arasında asıl alt işveren ilişkisi nedeni ile davacının alt işveren iktisadi işletme işyerine iadesine, işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücretinden davalıların birlikte sorumluluklarına karar verilmemesi ve hüküm fıkrasında belirtilemeyerek infazda tereddüde neden olunması hatalı bulunmuştur.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
SONUÇ : Yukarda açıklanan gerekçe ile;
1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. Davalı alt işveren Güzel İzmir Temizlik ve Sterilizasyon Eğitim Derneği İktisadi İşletmesi tarafından gerçekleştirilen feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının adı geçen işverenin işyerine İŞE İADESİNE,
3. Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı alt işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminattın her iki davalının birlikte sorumlu olmak kaydı ile miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
4. Davacı işçinin işe iadesi için davalı alt işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalılardan müştereken ve müteselsilin tahsilinin GEREKTİĞİNE,
5. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
6. Davacının yapmış olduğu 110.00 YTL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalıların yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 500-YTL ücreti vekaletin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
8. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davacı vekiline iadesine, kesin olarak, 23.06.2008 gününde oybirliği ile karar verildi.