« İŞ KAZASI VE MESLEK HASTALIĞI   - İş Kazası- İşverenin Araçlarının Da İş Yeri Sayılması

T.C.
YARGITAY
21. HUKUK DAİRESİ
E. 2002/3230
K. 2002/4964
T. 27.5.2002
• İŞ KAZASI ( Şirket İşçisi Olmadığı İddiası - 20 Gün Önce Alınan Aracın Davacıya Kullanması İçin Verilmesi/Araç Sahibine Terettüp Edecek Sorumluluk )
• İŞYERİNDEN SAYILAN YERLER ( Araç/20 Gün Önce Alınan Aracın Davacıya Kullanması İçin Verilmesi - İş Kazası/Şirket İşçisi Olmadığı İddiası )
• ARAÇLARINDA İŞYERİ SAYILMASI ( 20 Gün Önce Alınan Aracın Davacıya Kullanması İçin Verilmesi - İş Kazası/Şirket İşçisi Olmadığı İddiası )
506/m.5/2, 11/A
ÖZET : Davalı şirket müdürü kazadan 20 gün önce alınan aracı davacıya kullanması için verdiğini, kendi şirketlerine ait faturaları kullanması için izin verdiklerini, davacının aracı adana'ya götürdüğünü bilmediğini, tedavi yardımını iyilik olsun düşüncesi ile yaptıklarını, davacının kendi şirketlerinin işçisi olmadığını savunmuş ise de, yeni alınan bir kamyonetin bir kaza sonucu araç sahibine terettüp edecek sorumluluğun ne olabileceğini, araç sahibinin düşünmesi ve kamyonetin kullanılmasından da bilgisi olması gerekir.
Öte yandan 506 sayılı Yasanın 5/2. maddesinde araçların da işyerinden sayılacağı belirlenmiştir.
DAVA : Davacı, 20.9.1997 tarihinde geçirdiği kazanın iş kazası olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı, 20.9.1997 tarihinde meydana gelen olayın iş kazası olduğunun tespitini istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş ise de bu sonuca eksik inceleme ve araştırma sonucu ulaşılmıştır.
Olay günü, pazarlamacılık yapan davacının davalıya ait Halim'in yönetimindeki kamyonetle Adana'dan dönerken Kartal Samandıra çıkışında önde gitmekte olan tıra arkadan çarpmak suretiyle davacının yaralandığı anlaşılmaktadır.
Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 11-A maddesidir. Anılan maddeye göre iş kazası, sigortalıyı hemen veya sonradan, bedence ve ruhça arızaya uğratan olaydır. Öte yandan aynı Yasanın 5/2. maddesinde araçlarında işyerinden sayılacağı belirlenmiştir.
Davalı işveren ile dinlenen davalı tanıkları, davacının kendi adına pazarlamacılık yaptığını, kamyonetin işveren tarafından emaneten verildiğini, kaza sonucu davalının 4.000.000 TL. tedavi yardımını insani duygularla yaptığını, işverenin işçisi olmadığını kendi adına çalıştığını, davalı şirketin cam sehpalarını da bu arada pazarladığını ifade etmişlerdir.
Dinlenen davacı tanıkları ise davacının davalı işveren yanında ücret + primle çalıştığını, Halim'in davalıya ait aracın şoförü olduğunu açıklamışlardır.
Davalı şirket müdürü Hamza kazadan 20 gün önce alınan aracı davacıya kullanması için verdiğini, kendi şirketlerine ait faturaları kullanması için izin verdiklerini, davacının aracı Adana'ya götürdüğünü bilmediğini, tedavi yardımını iyilik olsun düşüncesi ile yaptıklarını, davacının kendi şirketlerinin işçisi olmadığını savunmuş ise de, yeni alınan bir kamyonetin bir kaza sonucu araç sahibine terettüp edecek sorumluluğun ne olabileceğini, araç sahibinin düşünmesi ve kamyonetin kullanılmasından da bilgisi olması gerekir. İşverenin davacının Adana'ya gittiğinden haberim yoktu şeklindeki savunması inandırıcı bulunmamaktadır.
Dosyada bulunan müfettiş raporları, dinlenen davacı tanıkları ile davalı şirket müdürünün açıklamalarının değerlendirilmesinden, davacının davalı şirketin işçisi olduğu, şirketin cam sehpalarını pazarladığı, meydana gelen olayın, 506 sayılı Yasanın 11/A ( a-b-c ) maddelerine göre iş kazası olduğu açık ve belli iken mahkemece davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın davanın kabulü yerine reddi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.5.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.